23 Şubat 2017 Perşembe

ROMA GEZİSİ -2 

Roma ile ilgili ilk yazım Roma Gezisi 1 linkinde okunmayı beklerken heyecana dayanamayarak 2. postu da yazmaya başladım.

Şehir içi turumuzu ve Roma keşfimizi ilk günler tamamlayıp el haritamızla yola koyulduk. Zaten almış olduğumuz Roma Pass kart ile metroya atlayıp Collesium u keşfe gittik.

Romadaki metrolar filmlerde izlediklerimizden farksız, ilk etapta graffitilerle dolu olduklarından eğlenceli geliyor. Ama oldukça eski ve konforsuz.


Collesium için biz Roma Pass kullanacak olmamıza rağmen oldukça uzun süre sıra bekledik. Ağustos sıcağında bu sırayı beklerken bir çok kere vazgeçme sınırına gelmiyor değil.



Sıra bitip kimlik kontrolü sonrası geliyoruz Collesium içine. Heryerde İtalya hatta Roma denince akla ilk gelen yapıların biri olduğu için beklentimiz zirve.

Ama içeri girip merdivenlerden çıktığımız ilk andan itibaren hüsranla karşılaşıyoruz. Çünkü aslına uygun olmayan restorasyon direk ziyaretçiyi üzüyor. Ayrıca sadece 2 kat oldukça kalabalık bir sürü halinde yürüyüp meşhur fotoğrafı çekip ziyaretiniz bitiyor.




Antik çağlarda gladyöterlerin savaştığı haline uygun restore edilse, hiç olmazsa 3 boyutlu görsellerle serin bir yerde ziyaretçiye bu hizmet verilse, ruhumuz biraz çoşku yaşasa belki bu kadar kötü yorum yapmazdım.



Bir de benden son tavsiye; mümkünse yaz aylarını seçmeyin, hatta mümkünse öğlen saatini hiç seçmeyin. Gezmeniz 1 saati geçmeyecektir.


Collesium bizde o kadar hayal kırıklığı ve yorgunluk bıraktı ki hemen karşısında bulunan Roma Forumu için bu sıcak havada gezmeye enerjimiz kalmadığı için oradan çıkıp EATALY ye gitmeye karar verdik.

EATALY aslında İstanbul'da da olan ama herşeyin aslını yerinde denemeniz gereken biryer.

Yemek üzerine kurulmuş. Hem alışveriş merkezi hemde gurme lezzetler sunan restoranların bulunduğu bir yer.

O kadar bitkin ve acıkmıştık ki her katında bir yemek yemeyi başardık.

En alt kat daha çok mutfak ürünleri sunan bir avm. 4 köşeye yerleşmiş 1 adet coffeeshop, bir adet kare dilim pizzacı, 1 köşede italyan yemekleri , 1 köşede de atıştırmalıklar mevcut.



Biz önce coffeeshop da kahve içip cookie yedik, ardından da kare pizzacı da çeşitli pizzaları denedik.

Üst katta da aynı yerleşim farklı lezzetlerle mevcut. Mesela 1. katta lezzetli makarnalar yenebilecek makarnacı , et çeşitleri sunan bir restoran , diğer köşede peynir ve kuru et sunan şarküteri mevcut.



Makarnacıda kum midyeli makarna yedim ki İtalya makarnası sert kıvamı yüzünden pek hoşuma gitmemesine rağmen kum midyesinin baskın tadı oldukça başarılı idi. Özellikle makarnanın hemen anında açılıp, kesilip pişirilmesi hem göze hem mideye güzel gelen birşey.



Bir üst katta şarap çeşitlerinin binbir çeşidi var.

En üst katta ise bizdeki MSA tarzında mutfak eğitimi alabileceğiniz butik okullar.

Hem çok eğlenceli hem çok kaliteli vakit geçirebileceğiniz, Türkiye ye dönmeden muhakkak alacağınız çeşit çeşit makarnaların her türlüsünü bulabileceğiniz bir yer EATALY.



Hele midenize ve damağınıza düşkünseniz muhakkak uğrayın derim.

Aslında bir kaç yer daha yazacaktım ama EATALY kısmı beklediğimden fazla olduğu için post u fazla uzatmamak adına 3. post a sakladım.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder